Susuz bir denizde yüzmek,
Oksijensiz bir havayı solumak istiyorum.
Kumsuz çöllere vurup kendimi,
Olmayan seni bulmak istiyorum…
Denizlerinde su, nefesinde hava, çölünde kum olup
Bulduğum seni sevmek istiyorum.
KARAGÖZ
Bu aralar akşam erken oluyor
Sabahlar tez geliveriyor peşinden…
Aşk dediğin nedir ki?
Paçayı zamana kaptırır böyle
Ruhunu da bir karagözlüye…
Akıl girse devreye…
Ne paçanı kurtarmaya yeter
Ne de ruhun söz dinler
Varsa yoksa o karagözler…
SIR
Bende suskunluk sessizce gelir,
dil duygularla zincirlenir,
dudaklar akılla mühürlenir.
Yalnızca mazinin tebessümünü görür bakan…
HERCAİ
Ne hayatımın içinde ol ne de dışında…
Öyle bir yerde dur ki,
Ne yaklaşabil ne de uzaklaş…
Kokun, sesin gelsin arada
Mesut olduğunu bileyim yeter
Çünkü;
Senin ruhun hercaî,
Benim ise aklım…
BEKLEYEN
Uç sevgili daldan dala
Kon sümbüle, güle, akasyaya
Dünya sana güzel, olsun varsın
Ben razıyım toprağın olmaya
Nasıl olsa ömrünün son günü
Sessizce sokulacaksın koynuma
DÜN
Her şey dünde kalmadı,
dün, ruh kitabının son sayfasıydı.
Sayfayı açmayacağının garantisi,
akıp giden zamanın olmayan kapısındaydı!
AŞKIN MATEMATİĞİ
Kalp 1 kere severmiş,
akıl 10 kere…
İnsan 10’unda da 1’ini ararmış,
farkında olmadan.
BAZI AŞKLAR
Unuttun zannedersin…
Sonra bir inme olur;
Facebook’ta bir resim,
Radyoda bir şarkı, ya da rehberde adı…
Tepene iner, aklına girer, kalbine işler.
İşte o zaman aslında…
Solgun bir ışığın kalbine,
Tutunup kaldığını anlarsın.
Korkarsın biraz, için titrer.
‘Çoktan bitti’ dersin kanmak için.
‘Unuttum gitti..’
Ne var ki, her unuttum deyişinde
aslında biraz daha yanarsın..
Bütün kötülükleri yıkarsın da ona
Felek ne kâr eder ne de yâr…
Yükü eskisi kadar olmaz fakat,
Unuttuğunu zannettiğin aslında hatırladığındır.
İnsan bir kere yanar…
O yangın öyle kolay küllenmez.